Şekerli yiyecekler çoğu zaman insanın iştahını kabartan, yiyecek ve içeceklerimiz için vazgeçilmez bir durum haline gelmiştir. Ancak fazla miktarda tüketilen şekerin sağlığımızı olumsuz etkilediğini de biliyoruz. Bununla birlikte düzenli olarak uzmanlardan daha az şeker tüketmemiz gerektiğini duymaktayız. Ama aynı zamanda daha fazla meyve yememiz gerektiği de söyleniyor. Peki nedir bu çelişki? Hangi şeker zararlı? Şekerin zararları nelerdir?

Doğal şekerler, kimyasal olarak monosakkaritler (glikoz, fruktoz, galaktoz) ve kompleks şekerlerden (sakkaroz, maltoz ve laktoz) oluşur. Özellikle meyveler olmak üzere birçok gıda yapısında doğal olarak şeker barındırır.

Karbonhidratlar sindirildiğinde glikoz, fruktoz ve galaktoz isimli basit şekerlere dönüşür. Ve bunlar vücudumuzun her hücresinde ve beyinde enerji kaynağı olarak işlev görür. Fruktoz gibi meyve şekerleri doğal kaynaklardan gerekli miktar alındığında olumsuz bir etki yaratmayabilir. Ancak fazla miktarda fruktoz tüketimi insülin direnci gibi hastalıklara neden olabilmektedir. Bu yüzden yeterli ve dengeli bir şekilde tüketmek önemlidir. Zararlarından bahsedilen şekerler bunlar değil, serbest şekerler olarak da tanımlanan sonradan eklenen şekerlerdir.

Doğal Şekerler:
Meyvede bulunan fruktoz ve sütte bulunan laktoz gibi.
Eklenmiş Şekerler:
İşlenmiş gıdalardaki sakkaroz (sofra şekeri), glikoz, fruktoz, bal veya şurup gibi şekerler çoğunlukla eklenmiş şekerlerdir.

Hangi Gıdada Ne Kadar Şeker Vardır?

Örneğin;

  • 1 tatlı kaşığı (5 gram) toz şekerde 5 gram,
  • 1 tatlı tatlı kaşığı (8 gram) balda 5,8 gram,
  • 2 top dondurmada (100 gram) 22 gram,
  • 1 kutu kolalı içecek (330 ml) içerisinde 37 gram,
  • 4 dilim baklavada (100 gram) 50 gram şeker

vardır.

Aşırı Şekerin Zararları Nelerdir?

  • Kontrolsüz kilo alımına sebep olur. Bu nedenle obezite ve şişmanlığa yol açar.
  • Damar tıkanıklığına yol açarak kalbe zarar verir.
  • Dişleri çürütür.
  • Kan şekeri seviyesini bozup ani enerji artışı ve düşüşü yaşatarak uyku kalitesini olumsuz etkiler.
  • Yüksek kolesterole sebep olur. Ayrıca tansiyonu yükseltir.
  • Bel ve göbek yağlarını artırır. Ayrıca bu yağlar iç organlara da dağılıp organların görevlerini aksatmasına neden olur.
  • Şeker, seratonin hormonunun salgılanmasını tetikler. Bu nedenle kişilerde bağımlılık yaratıp eksikliği mutsuzlukla sonuçlanabilir.
  • Hafızayı zayıflatır.
  • Mide rahatsızlıklarına sebep olur.

DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü), yaşam boyunca serbest şekerlerin düşük oranda tüketilmesini, yetişkinler için de çocuklar için de serbest şeker tüketiminin toplam enerji alımının %10’unun altına düşürülmesini önerir. Bu öneri, gözleme dayalı diş çürüğü çalışmalarından elde edilen orta düzeyde kaliteli kanıta dayanmaktadır.

KAYNAKLAR

T.C. Sağlık Bakanlığı-Türkiye Şeker Tüketimini/Kullanımını Azaltma Rehberi, Ankara, 2021.

Rehber: Yetişkinler ve Çocuklarda Şeker Tüketimi. Cenevre: Dünya Sağlık Örgütü; 2015.

Köten M., Satouf M., Çay Şekeri (Sakkaroz) Tüketiminin İnsan Sağlığı Üzerine Etkisi, Kasım, 2020.

Arslan S., İmamoğlu İ.D., Yıldıran H., Şeker bağımlılığı: Gerçek mi hayal ürünü mü?, Mersin Üniversitesi Sağlık Bilim Dergisi, 2020;13(3):444-456.

Prof. Dr. Ayla Gülden Pekcan, Diyetle Şeker Alımı: Tolere Edilebilir Üst Alım Miktarı Bes. Diy. Dergisi, 2021;49(2):1-8.  DOI: 10.33076/2021.BDD.1512

https://www.sge-ssn.ch/media/Zuckerflyer_Tuerkisch.pdf

Yazar Hakkında

Sümeyye YILDIZ

Merhabalar, ben Sümeyye Yıldız. 1998 Bursa doğumluyum ve Bursa’da yaşıyorum. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü 4 sınıf öğrencisiyim. İlk stajımı dondurulmuş gıda ve konserve fabrikasında tamamladım. Mühendislik alanının yanında mutfakta olmayı da çok seviyorum. Hem kendimi geliştirmek hem de toplumu bilinçlendirmek, gıdayla ilgili en doğru ve güncel bilgileri paylaşmak adına yazılarımı sizlere sunmak istiyorum.

Tüm İçerikleri Görüntüle